Enfeksiyon; vücutta hastalık, yaralanma, rahatsızlık gibi istenmeyen etkiler oluşturabilecek mikroorganizmaların canlılarda ortaya çıkardığı bir sorundur. Mikrop, bakteri, mantar, virüs ve daha pek çok mikroorganizmanın çeşitli yollarla vücuda girişi, vücutta bağışıklık sistemini baskılayarak enfeksiyon meydana gelmesine yol açabilir.
Enfeksiyon, insan sağlığında negatif sonuçlar doğursa da her enfeksiyon hastalık geliştirmeyebilir. Birçok enfeksiyon vücudun kendi savunma sistemi olan bağışıklık sistemi mekanizmalarıyla en pratik ve hızlı yoldan tedavi edilebilir. Bu bakımdan, bağışıklık sisteminin gördüğü herhangi bir zarar, canlının hastalık sürecine normalden daha kolay girmesine sebep olabilir.
Zararlı mikroorganizmaların yerleştiği doku ve organa göre enfeksiyonun etkileri de şekillenir. Yayılma hızı ve derecesi aşırı fazla olan enfeksiyon durumlarında hücre kaybı, nekroz hatta ölüm görülebilir.
Enfeksiyon yapıcı canlılar vücuda farklı yollardan giriş yapabilir, farklı mekanizmalarla etkisini ortaya koyabilir ve farklı hastalıklara sebep olabilir. Bebekler, çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalar gibi bağışıklık sistemi güçsüzleşmiş kişiler enfeksiyonlara karşı daha savunmasız kabul edilir.
Bağışıklık sistemi hastalıklarının kaynağı enfeksiyon yapan mikroorganizmalara, canlılara pek çok yolla bulaşır. İnsandan insana, hayvandan insana, anne karnından bebeğe, mikroplu nesnelerden ve gıda kirliliği nedenleriyle mikroorganizmalar vücuda ulaşabilir.
Kişinin enfekte olduğunu gösteren birkaç belirti, oluşabilecek hastalıkların önüne geçilmesinde önemli bir rol oynar. Ateş ya da titreme, kusma, öksürük, ishal, yorgunluk gibi durumlar; bağışıklık sisteminin enfeksiyonu yenmeye çalışırken ortaya koyduğu olağan belirtilerdendir.
Enfeksiyon hastalığı bulunduğu düşünülen ya da yakın zamanda seyahat eden kişiler, enfeksiyon testine başvurabilir. Enfeksiyonlar vücudun birçok alanına yayıldığı için enfeksiyon türüne göre farklı testler tercih edilebilir.
Bulaşıcı hastalıklara tanı konması ve bunlara yönelik ilaç üretimi, hastalığın tedavisi için önemli gereksinimlerdendir. Hastalığın tanısı ve hastalığa neden olan mikroorganizmanın özelliklerinin öğrenilmesi, enfeksiyon testleri sayesinde gerçekleşir.
Enfeksiyon testi için farklı yöntemler ve analizler kullanılabilir. T-Spot TB, sepsitest, multipleks PCR testleri konfirmasyon testler ve fungal tanı testleri; enfeksiyon testleri başlığı altında en çok uygulanan testlerdendir.
T-Spot TB, vücutta tüberküloz basilinin bulunup bulunmadığını tespit etmek amacıyla geliştirilmiştir. Test sahibinin tüberküloz aşısı yaptırması, test sonucunu etkilemeyen bir durumdur. Ayrıca tüberküloz basiline benzeyen diğer mikroorganizmalar da test sonucunda bir etki yaratmaz. Bu nedenle doğruluk payı yüksek testler arasında görülür.
Test sonucu pozitif çıkan her kişi, mutlaka hastadır anlamına gelmez; ancak hayatının herhangi bir anında tüberküloz hastalığı geçirme riski var şeklinde kabul edilir.
Bakteri ve mantar kaynaklı enfeksiyonlara karşı vücudun yanıtı sepsis olarak adlandırılır. Kişi için oldukça acil durumlardan biridir. Bu nedenle hızla tespit edilmelidir.
Kandaki patojenleri belirlemek amacıyla sepsitest uygulaması önerilir. Önceleri kan kültürüyle test edilen sepsis, bilimin ve tıbbın gelişmesini takiben daha kesin ve güvenilir sonuçlar veren sepsi testlerle test edilmeye başlamıştır.
Bu yöntem, mikroorganizmaların tespiti için en kesin test olarak sayılır. Bakteri, virüs, parazit gibi mikroorganizmaların miktarı ne kadar az olursa olsun bu testle kolayca fark edilir. Aynı anda birden fazla mikroorganizmayı tanıyabilmesi, hastanın geçireceği test aşamalarını oldukça azaltır.
Fungal, mantarla ilişkili anlamına gelen tıbbi bir terimdir. Fungal enfeksiyonların serolojik tanısında fungal tanı testleri kullanılır. Testte bakılan mantar türüne göre 1 ya da 2 gün içerisinde testin sonucu hastaya ulaşır.
Özel Viromed Laboratuvarları, enfeksiyon tanısı için gerekli testleri hastalara uygulamaktadır. Laboratuvarlarda elde edilen hızlı ve güvenilir sonuçlar, hastanın tedavi sürecini rahat geçirmesine etkili olur.
Enfeksiyon testleri laboratuvar ortamında bilgili klinisyenlerin gözetiminde uygulanır. Ancak test sonuçlarının hata payını artıracak birkaç faktör, klinisyenlerin dikkat etmesi gereken hususlar arasındadır.
Postürün kelime anlamı vücudun duruş şeklidir. Kişinin pozisyonu, test sonucunu etkileyebilir. Örneği, ayakta duran bir kişinin kan hacmi yatar durumdaki bir kişiye oranla daha azdır. Bu nedenle test uygulanırken pozisyon değişikliği yapılmaması ve yatar ya da dik oturur pozisyonda durulması tavsiye edilir.
Sirkadiyen ritim, vücudun 24 saatlik döngüsüdür. Vücutta gerçekleşen kimyasal ve fiziksel pek çok reaksiyon sirkadiyen ritimle uyumlu şekilde seyreder. Bu nedenle numunenin alınma zamanına dikkat edilmelidir.
Enfeksiyon testi için en uygun numune alım zamanı, sabahın erken saatleridir. Bu saatlerde beslenme başlamamış; dolayısıyla numunede dış etkenler sonucu bir değişiklik oluşmamış durumdadır.
Sigara ve alkol, insanların hayatları boyunca uzak durması gereken bağımlılık yaratıcı maddelerdendir. Düzenli aralıklarla sigara ve alkol tüketimi; kan, idrar, plazma sıvısı gibi testlerde kullanılan numunelerin içeriğini değiştirebilir. Enfeksiyon testi yaptıracak kişinin testten önce sigara yada alkol içmemesi doktorlar tarafından önerilir.
İlaç kullanımı, enfeksiyon testi için önemli faktörlerden bir diğeridir. İlaç kullanan kişilerin test için araştırılan numunelerinde normal durumdan farklı sonuçlar oluşturabilir. Bu sonuçların yanlış yorumlanmaması için kişinin test yaptırmadan önce kullandığı herhangi bir ilaç olup olmadığını doktoruna bildirmesi gereklidir. Doktorun tavsiyesine göre test için ilaç bir doz atlanabilir ya da sakınca görünmüyorsa ilaç kullanımı aynı şekilde devam edebilir.
Enfeksiyon testlerinde incelenen esas konu mikroorganizmalar olduğundan, numunenin saklanma biçimi oldukça büyük fark yaratabilir. Numuneye dışarıdan herhangi bir mikroorganizma girişi olması durumunda test sonucu değişebilir, bu da kişinin sağlığını negatif yönde etkileyebilir. Numunenin hiçbir şekilde dış dünyayla etkileşime girmemesine dikkat edilmelidir.
Enfeksiyon testleri doğru koşullar altında doğruluk payı yüksek testlerdendir. Özel Viromed Laboratuvarlarında yaptıracağınız enfeksiyon testi, her tür dış faktörden korunarak uygulanır.
Viral, bakteriyel, fungal ya da paraziter enfeksiyonlar sonucu gelişen hastalıklara enfeksiyon hastalıkları adı verilir. Enfeksiyon hastalıkları, oldukça ciddi ilerleyen ve tedavi gerektiren hastalıklar arasındadır. Enfeksiyon türüne göre ilaç tedavisi, aşı gibi yollara başvurulabilir.
Vücuda yerleşen influenza virüsünden kaynaklanan grip, en sık görülen viral enfeksiyondur. 39 derece ateş, öksürük, halsizlik ve baş ağrısı gibi belirtiler kişiye grip bulaştığını düşündürür. Bulaşıcılığı oldukça yüksek grip hastalığı, bazı yıllarda büyük salgınlar şeklinde geniş coğrafyalara yayılabilir.
Bağışıklık sisteminde ciddi anlamda kalıcı hasarlar yaratan AIDS, HIV virüsü kaynaklı bir enfeksiyondur. Cinsel yolla bulaşan bu hastalık, erken tanı ve hızlı bir tedavi süreciyle iyileştirilebilir.
Genellikle grip benzeri belirtiler görülmesi sebebiyle hastalığın teşhisinin konulması zordur. HIV virüsünün vücuttan tamamen uzaklaştıracak bir tedavi henüz geliştirilmemiştir ancak virüsün vücut içerisinde çoğalması ilaçlar yardımıyla kontrol altına alınabilir.
Mide mukozasını kaplayan zarın iltihaplanması durumu gastrit olarak tanımlanır. Helicobacter pylori adlı bakteri sebebiyle gelişen gastrit; gıda alerjileri, radyasyon terapisi gibi durumların sonucu da olabilir. Aniden beliren karın ağrısı, gastritin en tipik belirtisidir. Fizik muayene, ultrason ve röntgen çekimiyle tespit edilmeye çalışılan gastritin en kesin tanısı endoskopi yoluyla konur. Tedavisi için önce beslenmede değişikliklere gidilir, bu yeterli olmazsa doktor onaylı ilaç takviyesine başlanır.
Tüberküloz, hava yoluyla kişiden kişiye bulaşan bir akciğer hastalığıdır. Mycobacterium Tuberculosis isimli bakteri nedeniyle kişide tüberküloz hastalığı görülmeye başlar. Her ne kadar hava yoluyla bulaştığı için bulaşma olasılığı yüksek gibi dursa da tüberküloz çevredeki kişilere kolayca yayılmaz. 15 günden uzun süreli öksürük, gece terlemesi, şiddetli göğüs ağrıları ve halsizlik tüberküloz belirtilerindendir. Kesin tanı konması için akciğer filmlerinden sonra enfeksiyon testi yapılarak bakteriyi mikroskobik yöntemlerle görüntülemek gerekir. En az 6 ay ilaç tedavisi, tüberküloz iyileşme sürecinde uygulanır.
Saçkıranın hastalığına neden olan etken tam olarak bilinmemekle birlikte virüsün kişinin kendi bağışıklık sistemi hücrelerine saldırması şeklinde bir seyri vardır. Genetik faktörlerle ilişkilendirilen saçkıran, hayatın herhangi bir evresinde ortaya çıkabilir. Saçkıran belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Önce saçın belirli bir bölgesinde dökülmeyle başlayan hastalık; kirpik, kaş, koltuk altı gibi farklı bölgelerdeki saçlı deriyi de etkileyebilir. Mantar kaynaklı saçkıranın tanısı için enfeksiyon testi ve doktor tanısı önemlidir. Tedavi için ilk zamanlar krem formda ilaçlar kullanılırken, ilerleyen durumlarda kafaya ilaç enjektesi yapılır.
Anopheles cinsi sivrisineklerin taşımış olduğu parazitlerden bulaşan enfeksiyon hastalığı, sıtmadır. Sıtma vakaları en çok Afrika kıtasında görülür ancak dünyanın hemen hemen her yerine yayılmayı başarmıştır.
Belirtileri sıtmaya özel olmadığından dolayı hastalığın teşhisi kolayca konulmaz. Enfeksiyon testleri burada devreye girer. Henüz bir aşısı bulunmayan sıtma hastalığı için ilaçla tedavi gerçekleşir.
Enfeksiyon hastalıkları, kişinin hayatını etkileyen ve ölüm tehlikesi yaratan durumlardandır. Özel Viromed laboratuvarları enfeksiyon testleri, enfeksiyon hastalıklarının tanısında oldukça büyük bir önem taşır. Enfeksiyon testleri için Özel Viromed Laboratuvarlarını güvenle tercih edebilirsiniz.
Enfeksiyon; vücutta hastalık, yaralanma, rahatsızlık gibi istenmeyen etkiler oluşturabilecek mikroorganizmaların canlılarda ortaya çıkardığı bir sorundur. Mikrop, bakteri, mantar, virüs ve daha pek çok mikroorganizmanın çeşitli yollarla vücuda girişi, vücutta bağışıklık sistemini baskılayarak enfeksiyon meydana gelmesine yol açabilir.
Enfeksiyon, insan sağlığında negatif sonuçlar doğursa da her enfeksiyon hastalık geliştirmeyebilir. Birçok enfeksiyon vücudun kendi savunma sistemi olan bağışıklık sistemi mekanizmalarıyla en pratik ve hızlı yoldan tedavi edilebilir. Bu bakımdan, bağışıklık sisteminin gördüğü herhangi bir zarar, canlının hastalık sürecine normalden daha kolay girmesine sebep olabilir.
Zararlı mikroorganizmaların yerleştiği doku ve organa göre enfeksiyonun etkileri de şekillenir. Yayılma hızı ve derecesi aşırı fazla olan enfeksiyon durumlarında hücre kaybı, nekroz hatta ölüm görülebilir.
Enfeksiyon yapıcı canlılar vücuda farklı yollardan giriş yapabilir, farklı mekanizmalarla etkisini ortaya koyabilir ve farklı hastalıklara sebep olabilir. Bebekler, çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalar gibi bağışıklık sistemi güçsüzleşmiş kişiler enfeksiyonlara karşı daha savunmasız kabul edilir.
Bağışıklık sistemi hastalıklarının kaynağı enfeksiyon yapan mikroorganizmalara, canlılara pek çok yolla bulaşır. İnsandan insana, hayvandan insana, anne karnından bebeğe, mikroplu nesnelerden ve gıda kirliliği nedenleriyle mikroorganizmalar vücuda ulaşabilir.
Kişinin enfekte olduğunu gösteren birkaç belirti, oluşabilecek hastalıkların önüne geçilmesinde önemli bir rol oynar. Ateş ya da titreme, kusma, öksürük, ishal, yorgunluk gibi durumlar; bağışıklık sisteminin enfeksiyonu yenmeye çalışırken ortaya koyduğu olağan belirtilerdendir.
Enfeksiyon hastalığı bulunduğu düşünülen ya da yakın zamanda seyahat eden kişiler, enfeksiyon testine başvurabilir. Enfeksiyonlar vücudun birçok alanına yayıldığı için enfeksiyon türüne göre farklı testler tercih edilebilir.
Bulaşıcı hastalıklara tanı konması ve bunlara yönelik ilaç üretimi, hastalığın tedavisi için önemli gereksinimlerdendir. Hastalığın tanısı ve hastalığa neden olan mikroorganizmanın özelliklerinin öğrenilmesi, enfeksiyon testleri sayesinde gerçekleşir.
Enfeksiyon testi için farklı yöntemler ve analizler kullanılabilir. T-Spot TB, sepsitest, multipleks PCR testleri konfirmasyon testlerve fungal tanı testleri; enfeksiyon testleri başlığı altında en çok uygulanan testlerdendir.
T-Spot TB, vücutta tüberküloz basilinin bulunup bulunmadığını tespit etmek amacıyla geliştirilmiştir. Test sahibinin tüberküloz aşısı yaptırması, test sonucunu etkilemeyen bir durumdur. Ayrıca tüberküloz basiline benzeyen diğer mikroorganizmalar da test sonucunda bir etki yaratmaz. Bu nedenle doğruluk payı yüksek testler arasında görülür.
Test sonucu pozitif çıkan her kişi, mutlaka hastadır anlamına gelmez; ancak hayatının herhangi bir anında tüberküloz hastalığı geçirme riski var şeklinde kabul edilir.
Bakteri ve mantar kaynaklı enfeksiyonlara karşı vücudun yanıtı sepsis olarak adlandırılır. Kişi için oldukça acil durumlardan biridir. Bu nedenle hızla tespit edilmelidir.
Kandaki patojenleri belirlemek amacıyla sepsitest uygulaması önerilir. Önceleri kan kültürüyle test edilen sepsis, bilimin ve tıbbın gelişmesini takiben daha kesin ve güvenilir sonuçlar veren sepsi testlerle test edilmeye başlamıştır.
Bu yöntem, mikroorganizmaların tespiti için en kesin test olarak sayılır. Bakteri, virüs, parazit gibi mikroorganizmaların miktarı ne kadar az olursa olsun bu testle kolayca fark edilir. Aynı anda birden fazla mikroorganizmayı tanıyabilmesi, hastanın geçireceği test aşamalarını oldukça azaltır.
Fungal, mantarla ilişkili anlamına gelen tıbbi bir terimdir. Fungal enfeksiyonların serolojik tanısında fungal tanı testleri kullanılır. Testte bakılan mantar türüne göre 1 ya da 2 gün içerisinde testin sonucu hastaya ulaşır.
Özel Viromed Laboratuvarları, enfeksiyon tanısı için gerekli testleri hastalara uygulamaktadır. Laboratuvarlarda elde edilen hızlı ve güvenilir sonuçlar, hastanın tedavi sürecini rahat geçirmesine etkili olur.
Enfeksiyon testleri laboratuvar ortamında bilgili klinisyenlerin gözetiminde uygulanır. Ancak test sonuçlarının hata payını artıracak birkaç faktör, klinisyenlerin dikkat etmesi gereken hususlar arasındadır.
Postürün kelime anlamı vücudun duruş şeklidir. Kişinin pozisyonu, test sonucunu etkileyebilir. Örneği, ayakta duran bir kişinin kan hacmi yatar durumdaki bir kişiye oranla daha azdır. Bu nedenle test uygulanırken pozisyon değişikliği yapılmaması ve yatar ya da dik oturur pozisyonda durulması tavsiye edilir.
Sirkadiyen ritim, vücudun 24 saatlik döngüsüdür. Vücutta gerçekleşen kimyasal ve fiziksel pek çok reaksiyon sirkadiyen ritimle uyumlu şekilde seyreder. Bu nedenle numunenin alınma zamanına dikkat edilmelidir.
Enfeksiyon testi için en uygun numune alım zamanı, sabahın erken saatleridir. Bu saatlerde beslenme başlamamış; dolayısıyla numunede dış etkenler sonucu bir değişiklik oluşmamış durumdadır.
Sigara ve alkol, insanların hayatları boyunca uzak durması gereken bağımlılık yaratıcı maddelerdendir. Düzenli aralıklarla sigara ve alkol tüketimi; kan, idrar, plazma sıvısı gibi testlerde kullanılan numunelerin içeriğini değiştirebilir. Enfeksiyon testi yaptıracak kişinin testten önce sigara yada alkol içmemesi doktorlar tarafından önerilir.
İlaç kullanımı, enfeksiyon testi için önemli faktörlerden bir diğeridir. İlaç kullanan kişilerin test için araştırılan numunelerinde normal durumdan farklı sonuçlar oluşturabilir. Bu sonuçların yanlış yorumlanmaması için kişinin test yaptırmadan önce kullandığı herhangi bir ilaç olup olmadığını doktoruna bildirmesi gereklidir. Doktorun tavsiyesine göre test için ilaç bir doz atlanabilir ya da sakınca görünmüyorsa ilaç kullanımı aynı şekilde devam edebilir.
Enfeksiyon testlerinde incelenen esas konu mikroorganizmalar olduğundan, numunenin saklanma biçimi oldukça büyük fark yaratabilir. Numuneye dışarıdan herhangi bir mikroorganizma girişi olması durumunda test sonucu değişebilir, bu da kişinin sağlığını negatif yönde etkileyebilir. Numunenin hiçbir şekilde dış dünyayla etkileşime girmemesine dikkat edilmelidir.
Enfeksiyon testleri doğru koşullar altında doğruluk payı yüksek testlerdendir. Özel Viromed Laboratuvarlarında yaptıracağınız enfeksiyon testi, her tür dış faktörden korunarak uygulanır.
Viral, bakteriyel, fungal ya da paraziter enfeksiyonlar sonucu gelişen hastalıklara enfeksiyon hastalıkları adı verilir. Enfeksiyon hastalıkları, oldukça ciddi ilerleyen ve tedavi gerektiren hastalıklar arasındadır. Enfeksiyon türüne göre ilaç tedavisi, aşı gibi yollara başvurulabilir.
Vücuda yerleşen influenza virüsünden kaynaklanan grip, en sık görülen viral enfeksiyondur. 39 derece ateş, öksürük, halsizlik ve baş ağrısı gibi belirtiler kişiye grip bulaştığını düşündürür. Bulaşıcılığı oldukça yüksek grip hastalığı, bazı yıllarda büyük salgınlar şeklinde geniş coğrafyalara yayılabilir.
Bağışıklık sisteminde ciddi anlamda kalıcı hasarlar yaratan AIDS, HIV virüsü kaynaklı bir enfeksiyondur. Cinsel yolla bulaşan bu hastalık, erken tanı ve hızlı bir tedavi süreciyle iyileştirilebilir.
Genellikle grip benzeri belirtiler görülmesi sebebiyle hastalığın teşhisinin konulması zordur. HIV virüsünün vücuttan tamamen uzaklaştıracak bir tedavi henüz geliştirilmemiştir ancak virüsün vücut içerisinde çoğalması ilaçlar yardımıyla kontrol altına alınabilir.
Mide mukozasını kaplayan zarın iltihaplanması durumu gastrit olarak tanımlanır. Helicobacter pylori adlı bakteri sebebiyle gelişen gastrit; gıda alerjileri, radyasyon terapisi gibi durumların sonucu da olabilir. Aniden beliren karın ağrısı, gastritin en tipik belirtisidir. Fizik muayene, ultrason ve röntgen çekimiyle tespit edilmeye çalışılan gastritin en kesin tanısı endoskopi yoluyla konur. Tedavisi için önce beslenmede değişikliklere gidilir, bu yeterli olmazsa doktor onaylı ilaç takviyesine başlanır.
Tüberküloz, hava yoluyla kişiden kişiye bulaşan bir akciğer hastalığıdır. Mycobacterium Tuberculosis isimli bakteri nedeniyle kişide tüberküloz hastalığı görülmeye başlar. Her ne kadar hava yoluyla bulaştığı için bulaşma olasılığı yüksek gibi dursa da tüberküloz çevredeki kişilere kolayca yayılmaz. 15 günden uzun süreli öksürük, gece terlemesi, şiddetli göğüs ağrıları ve halsizlik tüberküloz belirtilerindendir. Kesin tanı konması için akciğer filmlerinden sonra enfeksiyon testi yapılarak bakteriyi mikroskobik yöntemlerle görüntülemek gerekir. En az 6 ay ilaç tedavisi, tüberküloz iyileşme sürecinde uygulanır.
Saçkıranın hastalığına neden olan etken tam olarak bilinmemekle birlikte virüsün kişinin kendi bağışıklık sistemi hücrelerine saldırması şeklinde bir seyri vardır. Genetik faktörlerle ilişkilendirilen saçkıran, hayatın herhangi bir evresinde ortaya çıkabilir. Saçkıran belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Önce saçın belirli bir bölgesinde dökülmeyle başlayan hastalık; kirpik, kaş, koltuk altı gibi farklı bölgelerdeki saçlı deriyi de etkileyebilir. Mantar kaynaklı saçkıranın tanısı için enfeksiyon testi ve doktor tanısı önemlidir. Tedavi için ilk zamanlar krem formda ilaçlar kullanılırken, ilerleyen durumlarda kafaya ilaç enjektesi yapılır.
Anopheles cinsi sivrisineklerin taşımış olduğu parazitlerden bulaşan enfeksiyon hastalığı, sıtmadır. Sıtma vakaları en çok Afrika kıtasında görülür ancak dünyanın hemen hemen her yerine yayılmayı başarmıştır.
Belirtileri sıtmaya özel olmadığından dolayı hastalığın teşhisi kolayca konulmaz. Enfeksiyon testleri burada devreye girer. Henüz bir aşısı bulunmayan sıtma hastalığı için ilaçla tedavi gerçekleşir.
Enfeksiyon hastalıkları, kişinin hayatını etkileyen ve ölüm tehlikesi yaratan durumlardandır. Özel Viromed laboratuvarları enfeksiyon testleri, enfeksiyon hastalıklarının tanısında oldukça büyük bir önem taşır. Enfeksiyon testleri için Özel Viromed Laboratuvarlarını güvenle tercih edebilirsiniz.